12. İmam: İMAM MUHAMMED MEHDİ

Adı: Muhammed

Ünvanı: Mehdi (doğru yolu tutmuş olan, Allahtarafından hidayete erdirilen kişi) Sahibi Zaman…Kâim.. Hüccet.. Bakiyyetullah

Babası: Hasan-ül Askeri

Anası: Nergis Hatun (Susen)

Doğum yeri ve tarihi: Samarra, 868

Hakk’a yürüdüğü yer ve tarihi: samarra mağarasında sır olduğuna inanırız

Konunun özeti:

Kâim, Hüccet, Bakiyyetullah ve Sahibi Zaman,lakabıyla (Mahlas) da tanınırdı. İmam Muhammed Mehdi, İmam Hasan-ülAskeri’nin oğludur. Babasının şehit edilmesinden (..beş yaşlarında…) sonra onunvasiyeti ile 12. İmam (On İkinci İmam olarak bendeleri tarafında ilan edildi) oldu.

Annesinin adı, Hz. İsa’nin havarisi rum’un neslinden olan Rum Kayser’in oğlu Yuşa’nın kızı Susen adı ile de bilinen Nergis’dir.Başka bir kaynağa göre de annesi bir cariyedir. Muhtemelen 868 tarihinde bir cuma günü Irak / Samarra’da dünyaya geldi. İmam Mehdi rivayetlere göre daha çocuk yaşta Samarra’da bir mağaraya girerek sır oldu.

Rivayete göre İmam Mehdi’nin doğumu ile birlikte birçok kerametler (mucizeler) gerçekleşir. Doğduğunda babası İmamHasan-ül Askeri, onu sol elinin üzerinde oturttu ve sağ eliyle de arkasındantutarak “Konuş” dedi. Bunun üzerine (İmam) Mehdi konuşmaya başladı ve “Allahbirdir, Muhammed O`nun elçisidir. Ali O`nun velisindir.” dedi.

İktidarın İmamlara karşı düşmanlık niyetleri bilindiğinden İmam Mehdi’nin doğumu bir süre gizli tutuldu. Bunun nedeni: Abbasi Halifeleri’nin Ehli Beyt’e karşı düşmanlığı o denli büyüdü ki, Hz. Hüseyin’in mezarı yıktırılmış ve ziyaretini önlemek için, o bölgeye giden yollarda karakollar oluşturulmuş, Ve askerler Hz. Hüseyin’in mezarını ziyaret eden birisini bulsalar, hemen yakalıyor, öldürüyor veya ağır işkencelere tabi tutuyorlardı. Ehl-i Beyt’e karşı olan baskı o dereceye varmıştı ki, tanınmış kimseler dahi zalim Abbasi yöneticilerinin korkusundan kızlarını Ehl-i Beytsoyundan gelen gençlere vermekten sakınıyorlardı.

İmam Mehdi ile ilgili çok geniş kesimler çeşitli fikirler yürütürler. İmam Mehdi’nin kıyamet habercisi olduğunu yorumlayan ve buna inanan insanlar olduğu gibi, onun gelişi ile dünyanın yanlış siyasi politikalardan ve onların etkilerinden kurtulacağına, dünyaya hak ve hukukun egemen olacağına, haksız yere artık kan dökülmeyeceğine ve dünyanın sömürüsüz ve sancısız bir yaşam yeri olacağına inanırlar.

 

 

Gerçi, İmam Mehdi’yi kıyametin habercisi olarak algılayan ve ona inanan geniş bir kesim, kıyamet habercisi olarak Allah tarafından çeşitli görevler için yaratılmış 4 büyük melekten biri olduğuna inanırlar…

Aleviler ise bu konuda genellikle İmam Mehdi’yi kıyamet habercisi olmaktan ziyade, kurtuluş ve adalet habercisiolarak algılarlar. Her Alevi; kendisine bu itikadi algılamadan hareketle bir tarihsel misyon ve de istikbale yönelik ilmi, irfani bir sorumluluk payı düştüğünü düşünerek; ancak, herhangi bir kargaşa ve sorun yaratacak fiziki-fiili bir yanlış yola girmeden, sadece çağcıl ilim-bilim ve uygar hukuki, demokratik yollarla kendisinde Mehdi’nin misyonu ve göreviyle donanmış hissetmelidir .

Aleviler Muhammed Mehdi`den sonra, artık İmamet döneminin bittiğine inanırlar. Ancak “Alevi yolu”, bundan böyle başta inanç önderlerinin ve tüm inananların sahip çıkacağı bir görev olarak algılarlar. Böylece İmam Mehdi`den sonra; tek kurtarıcı yerine “ortak akıl” ve “ortak mücadele” dönemi başlamıştır. Günümüz Aleviyolu ve Alevi hareketini, herkesin koruma, kollama ve geliştirme görevi vardır.

 

Muhammed Mehdi olsahib zaman

Gayıb erenlerdir dertlere derman

Bu yola sığmaz şüpeyle güman

Hünkâr Evliya yaktı delili

Hatayi’yim on ikiye bağlıyım

Hakk’tan gelir ışık ondan nurluyum

Şirri Yezdan’da Ali soyluyum

Kırkların ceminde yandı bu delil

(Şah Hatayi)