Muharremle ilgili Alevi Bektaşi Kavramları

İMAMET (imamlık)

Hz Muhammet’ten sonra onun vekilliğini üstlenen halifelere verilen ad.

Hz. Ali soyundan gelen on bir kişiden her birine verilen san.

Alevilik-Bektaşiliğin temelini imam inancı oluşturur.

Hz. Ali ile başlayıp Mehdi’yle biten bu imamları sayısı onikidir. İmamın varlığında dile gelen, biçimlenen inançlar, tarikatın, yolun özünü meydana getirir.

İmam üstün nitelikler taşıyan, Tanrı’ya yakın bir kimsedir; insan üstü sayılan yetenekleri ve yetkileri vardır. Onun görevi yanlızca toplumu yönetmek değil, insanlarla Tanrı arasında bağlantı kurmaktır. Yani yol gösterendir, yücedir, uludur.

VELAYET

Tanrı’nın kendine dost kıldığı ve verdiği ilhamla yaratıcı varlığına kattığı velilerin, ermişlerin aşaması, makamı velayet aşaması, velayet makamı.

ÂDEM

İlk yaratılan insan ilk Peygamber ve insanlığın atası olan kişi Tanrının yeryüzündeki halifesi olan ve gerçekleri kendisinde topladığına inanılan kamil insan

ÂDEM-i sani

İmam Hüseyin soyu kendisinden yürüdüğü için, ikinci Âdem olarak algılanan dördüncü İmam Zeynel Abidin.

EBU TÜRAB

Toprağın babası anlamında Hz. Ali’nin lakabı. Hz Muhammedin koyduğu bir isimdir. Bu isim aslında Hz. Ali’nin yaşamındaki sadeliği ve alçakgönüllü, kişiliğini ifade eden bir isimdir.

ENELHAK

Hallac-ı Mansur’un Hakk’ı kendi özünde, kendi özünü Hakk’ta görme; Hak ile Hak olma. anlamında söylediği söz.

Hallac-ı Mansur’un, insanı-Tanrıyı-doğayı bir bütün olarak gören inançta sevgiyi temel alan ve herşeyi insanda arayan bu öğretisi, Alevi-Bektaşi inanç ve öğretisininde temeli olmuştur.

Mansur’un Enel Hakk düşüncesini, şeriata aykırı gördükleri için astılar.

Anadolu Aleviliğine ve erenlere önemli etkisi olan ünlü düşünürlerden Ebül vefa Hallac-ı Mansur’u yargılayan mollalara söylediği sözde oldukça anlamlıdır Mansur Enel Hakk demeyipte Enel Batıl mı; yani ben gerçek değilim mi deseydi.

ÇERAĞ

Tanrı’nın ışık biçiminde görünüşe taşınması, Hz. Muhammet’in Tanrıdan gelen ilk ışık olması, Hz. Ali ve soyunun bu ışığın sürekli taşıyıcısı durumunda bulunması anısına, ruhun aydınlanmasının bir sembolü olarak algılanan ve cem törenlerinde kullanılan kandil, lamba, mumya yada çıra.

DAR-I HÜSEYİN

Ayak mühürleme duruşuyla temsil edilen, İmam Hüseyin ya da Hz. Fatma gibi, yol uğruna canını vermeye hazır olma.

DAR-I MANSUR

Asılma duruşuyla temsil edilen, darağacında asılarak öldürülen Hallac-ı Mansur gibi, yol uğruna ölümü göze alma, asılmaya hazır olma.

DAR-I NESİMİ

Diz üstü duruşuyla temsil edilen, Nesimi gibi, yol uğruna yüzülmeye hazır olma.

Allah Allah deyip gel bu meydana

Can baş feda edip götür kurbana

Boyun eğip yüz sür Şahı Merdana

Erenler bu meydan er meydanıdır.

KURBAN

Kurban: Anlamı yakınlık… yakın bulunma. Bütün sözlük ve Ansiklopedilerde az farklada olsa bu anlamda anlatılıyor.

Kurb-i Huda: Tanrı, ya manevi yakınlık olarak açıklanıyor. (kay .os.Tr .söz)

Kurban: Tanrı’ya yaklaşma sayılarak onun uğrunda kesilen eti yenir bir

hayvandır Bir uğura feda olma anlamında ifade ediliyor. (kay.os.Tr.söz.)

Kurban: dinsel bir buyruğu bir adağı yerine getirmek için kesilen hayvan. (kay. Alev.Bekt.Terimleri söz s.333.)

Kurban, Hakk’a yürümeden Tanrı’ya yaklaşma amacıyla yapılan bir ibadettir. Kurban kesme geleneği Hz. İbrahim söylencesine dayanır… Vücudu terk etmeden de, ikilikten “Birlik’e ” varılabileceğini anlar… gerçek kavuşma uğruna simgesel anlamda bir hayvan tığlamak gelenek olur. (kay. Alevilik Bektaşilik Terimleri söz. s. 221/266)

Niyaz: yakarış, dua, dilek, rica, saygı, hürmet, armağan, lokma anlamındadır

Edeb = Alevilikte eline diline beline sahip olmak ilkesinin kısaltılmış hali. EDEB Aleviliğin temel etik/ahlak ilkesidir. Yola girecek olan kişi (talip) edebine sahip olacağına dahi cemde söz (ikrar) verir.

Şah = Pir, Hak, tanrı, Hz. Ali ve bazı Alevi uluları için kullanılan deyim. (Şahım Ali, Şah Hüseyin, Şah Hatayi, Ya Şah)

Hak Meydanı = Tanrı katı, gerçek, adalet hak eşitlik sorgu görgü meydanı, CEM de halkanın ortası. Cem meydanı..

Erenler = yol erleri, yoldaşlar, hakikate ermiş, olgun bilgin, halk hak dostları, dervişler (Aleviler için kullanılan genel isim)Hü erenler (merhaba erenler) Rum (Anadolu) erenleri, Türkiye’de ki ulu alevi önderleri, HBV.

Muhabbet = Bilim sevgi Hak’a halka bağlılık, konuşmak değerlendirmek, ders çıkarmak öğrenmek, diyalog içinde olmak, cem tutmak, bilgi görgü, paylaşmak, bilinçlenmek, komünikasyon, iletişim, sohbet etmek..

Dem = kamil (bilgin, olgun) insan, mükemmel olma durumu, demini alma, an zaman, denge, hoş olma anı, içki, şarap, dolu, öz, olgun karışım sentez, olgunlaşmak. Dem almak, dem görmek, dem yürütmek, dem sunmak.

Hü = (Hu) Tanrı anlamında kullanılan ibadet/zikir sözcüğü. Tanrı, Hak, Allah. Hü çeken Bektaşi dervişleri. Hüda kendi gelen doğru olan doğru yola giren giden. Hü gerçeğin demine.

Can = canlı yaşayan, ruh, Alevi cemlerinde ve genelde Aleviler birbirine Can /canlar diye hitap eder, cemde her can eştir. Ali can, Veli can. (Alevilikte her can tanrının bölünmez bir parçası sayılır) Can canan / bay bayan. Gelin canlar bir olalım…

Serçeşme = Suyun başı, Alevi-Bektaşi inancının yol-erkanının kurucusu Pir Hünkar Bektaş Veli için kullanılan bir deyim.

Zakir = Anan, zikreden,dile getiren, bildiren uyaran. Alevi cemlerinde saz çalan ‘telli kuran’’ deyiş okuyan (hizmet veren) aşık, ozan, sanatçı, müzisyen. Zakirlik hizmeti Cemde 12 hizmetten biri.

Nefes= soluk, söz, öğüt, akıl, yol gösterme, deyiş, cönk, manevi güç, Alevi Bektaşi inancını konu alan hak şiirleri, deyişler. Bir nefesçik söyleyeyim dinlemezsen neyleyeyim. Nefes mi istersin, buğday mı? HBV

Secde = Alevilikte Niyaz selamlama, hakka boyun eğmek, yere kapanmak.

Alevi inancında secde tanrının kendi ruhunu /nefsini verdiği ve meleklerin secde ettiği Adem / insanadır. Bu nedenle cemde canlar daire seklinde oturup, birbirine boyun eğerek, tüm cem evrenleri için vs. meydana niyaz ederler.

Cemde sedir veya sandalyede oturuluyorsa, kollar dize konularak kişi kendi eline niyaz eder.

Postin= Post, makam sahibi, Postin Alevilikte mürşitlik makamı, HBV dergahında en üst mertebede bulunan yetkili kişi, (Veliyettin Ulusoy), inanç konusunda en yüksek makam, kurum.

Şerif= Soylu temiz, İmam Hasan ve soyundan gelen için kullanılan unvan.

Seyyid Seyit= Bir toplumun inancın ileri geleni önderi, İmam Hasan ve soyundan gelen için kullanılan unvan.